More Cool Stuff At POQbum.com


BURCU MANDIRACI  
 
  29 Nisan Ekonomi Haberleri 16.03.2025 18:07 (UTC)
   
 

Türkiye ile Suriye arasında turizm işbirliği

KKTC Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı, KKTC ile Suriye arasında turizm alanındaki işbirliğini geliştirmek amacıyla bu ülkeye tanıtım seferi düzenledi.

KKTC Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığının organizasyonu ile iki ülke arasındaki turizm hacmini geliştirmek, iki ülkenin turizm potansiyelinin daha yakından tanınmasına imkan sağlamak amacıyla turizm acenteleri, otel yetkilileri, Dışişleri Bakanlığı ile Ekonomi ve Turizm Bakanlığından yetkililer ve basın mensuplarından oluşan heyet, 4 günlük temas için bugün Suriye'ye gitti.

Akgünler firmasına ait deniz otobüsü ile Girne Limanı'ndan Lazkiye'ye giden heyeti, Girne Limanı'nda KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Turgay Avcı uğurladı.

Bakan Avcı da temaslarda bulunmak üzere yarın havayoluyla Suriye'ye gidecek. KKTC'li tur acenteleri ve otel yetkilileri, 4 günlük ziyarette, iki ülke arasında karşılıklı yolcu taşınması ve paket turlar düzenlenmesi için Suriyeli meslektaşları ile görüşmeler yapacak.
KKTC heyeti, Palmira ve Halep şehirlerini de ziyaret edecek.

Türk Telekom'un halka arzı 2 milyar dolar sağlayacak

Türk Telekom halka arzı, yurt dışında da ilgi uyandırdı. Financial Times gazetesi, Türk Telekom halka arzının 2 milyar dolar gelir sağlamasının beklendiğini belirtti. Türkiye’deki piyasa koşullarında son birkaç haftadır iyileşme olduğunu kaydeden gazete, halka arzdan elde edilecek kaynakların cari açığın finansmanında kullanılacağını yazdı.

Ekonomi gazetesi Financial Times, Türk Telekom hisselerinin halka arz edilmesine ilişkin haberinde halka arzdan 2 milyar dolar dolayında bir kaynak beklendiğini belirtti. Gazete, Vincent Boland ve David Oakley imzalı haberinde Türkiye ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

“Finansal piyasalar, beş yıla yakın bir süre devam eden büyük bir canlanmadan sonra bu yıl zayıf. Hisseler yüzde 20 düştü ve Türk lirası dolara karşı önemli, kısmen iktidardaki AKP’nin yargı tarafından yasaklanabileceği korkuları nedeniyle büyük ölçüde zayıfladı. Ancak son birkaç hafta hisseler, iç siyasi gerginlikler azaldıkça ve genel piyasa koşulları iyileştikçe yükseldi.”

Financial Times Türk özelleştirme kurumunun Şirketin halka arz edilecek yüzde 15’i için birim fiyatı 3.90-4.70 YTL arasında belirlediğini anımsattı.

Bu arada, halka arzı yürüten bankalardan Deutsche Bank yetkilisi Christopher Laing, gazete tarafından yansıtılan açıklamasında “Türkiye’nin şimdiye kadar en büyük halka arzı lanse etmesi, piyasaların iyileştiği ve siyasi durumun yatırımcıları caydırmadığının işaretidir” dedi.

Ancak, Türk Telekom halka arzını yakından izleyen diğer bir bankacı ise, “Fiyatın, bu halka arza çok sayıda yabancı yatırımcıyı çekme ihtiyacını yansıttığını düşünüyorum” dedi.

İngiliz gazetesi, biçilen değerin üç yıl önce bir halka arz ilk düşünüldüğü zaman üzerinde durulan fiyata göre pek değişmediğini belirterek bunun medya ve siyasetçileri Şirketin ucuza satıldığı eleştirilerine neden olduğu, ancak yetkililerin bu savı reddettiklerini kaydetti.

Türk Telekom’un yüzde 55’inin 2005 yılında merkezi Dubai’da olan Oger Telekom’a satıldığını anımsatan gazete, “Halka arzdan elde edilecek olan kaynaklar, yetkililerin bu yılda 40 milyar dolara yaklaşacağını söyledikleri Türkiye’nin yüksek cari açığının finansmanında kullanılacak” diye yazdı.
'Sabah'ın satışı kaygı verici'

CHP lideri Deniz Baykal, partisinin grup toplantısında konuştu. İşte konuşmasından satırbaşları:


CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, CHP kurultayında, “Genel başkan adayı olarak çıkmayı denemiş” olanlara teşekkür ederek, “Onların, önümüzdeki dönemde de CHP anlayışı çerçevesinde, çalışmalarına devam etmelerini bekliyorum. O arkadaşlarımız, CHP'de bugüne kadar bizim de anlayışımız ve katkımızla çalıştılar. Bundan sonra da onların CHP'de çalışmalarına hazırım. Çalışma illa genel başkan olarak götürülmek zorunda değil” dedi.

Baykal, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, hafta sonu gerçekleştirilen CHP 32. Olağan Kurultayını değerlendirdi.

Kurultayın, CHP açısından tarihi bir kurultay olduğunu ifade eden Baykal, kamuoyunu bekleyişe sürüklemeden, ülkeye yönelik görevlerini yaparak, sorumluluklarını yerine getirerek, sükunet içinde kurultaya gittiklerini söyledi.

Baykal, kendisi ve parti yönetiminin, iç tartışma arayışına yönelmediklerini, işlerini yaptıklarını, iç tartışmaların bir tarafı haline dönüşmemeye özen gösterdiklerini anlattı.

“EN MUHTEŞEM KURULTAY”

“Benim bugüne kadar izlediğim en muhteşem kurultay, bu son kurultay olmuştur” diyen Deniz Baykal, kurultayın olağanüstü canlı ve katılımcı bir anlayış içinde gerçekleştiğini söyledi.

Kurultayda, açıldığı andan sonuçların ilan edildiği ana kadar, “Olağanüstü” ilginin, hiç sarsılmadan devam ettiğini kaydeden Baykal, “Bunun bir anlamı var, yapay çaba, destekle buna dönüşmedi, kendiliğinden ortaya çıktı” diye konuştu.

Baykal, kurultayda CHP'nin anlayış ve teşhislerini vatandaşlarla paylaştıklarını belirterek, bu teşhislerin giderek toplumda daha iyi anlaşılmaya ve daha çok destek bulmaya başladığını söyledi.

CHP Genel Başkanı Baykal, “Türkiye tehlikeyi görmüştür, sıkıntıyı kavramıştır, bu tablo karşısında CHP'yi, güven ve umut veren, desteği hak eden parti olarak sahiplenmiştir” dedi.

“YOL AYIRIMINDA YAPILMASI GEREKENLER”

Kurultayda, “Türkiye bir yol ayırımındadır” şeklindeki temel teşhisi ortaya koyduklarını dile getiren Baykal, bunun bir vehim, paranoya, yapay, siyasi suçlama, propaganda değil, bir realite olduğunu kaydetti.

Türkiye'nin hem siyasal hem de ekonomik bakımından bir yol ayırımında olduğunu savunan Baykal, kurultayda sadece siyasi kaygıları, ülkenin önündeki siyasi tehditleri, tehlikeleri değil, aynı zamanda ekonomideki yol ayırımını da ifade ettiklerini kaydetti.

Yol ayrımında yapılması gerekenlerin bulunduğuna işaret eden Baykal, siyasette ve ekonomi politikasında, derhal yeni bir şeyler yapmak gerektiğini vurguladı. Baykal, bir aciliyet duygusunu millete taşımaya çalıştıklarını dile getirdi.

“ÇALIŞMA İLLA GENEL BAŞKAN OLARAK GÖTÜRÜLMEZ”

Kurultayda, çeşitli siyasi çalışmalar sergileyen, bir iddia ortaya koyan arkadaşlarına, kurultay boyunca sergilediği anlayış dolayısıyla teşekkür eden Baykal, herkesin, demokratik siyasal yaşamda, her türlü iddiayı, her zeminde sergileyebileceğini söyledi.

Baykal, bunun kural ve koşulları bulunduğunu da dile getirerek, şunları kaydetti:

“Bu kurallar, koşullar içinde demokratik yarışma, rekabet işleyecektir, işlemiştir. Önümüzdeki dönemlerde de işleyecektir. Siyaset, hepimiz için eğitim alanıdır. Hepimiz bu siyasetin içinde, görüyoruz, öğreniyoruz, kafamızdaki düşünceleri sınıyoruz. Onların bir kısmı işliyor, bir kısmı işlemiyor. Eğer siyasi iddia sürdüreceksek, onlardan gerekli sonucu çıkarıyoruz, çıkarmalıyız, ona göre geleceğe bakmalıyız.

Kurultayda, genel başkan adayı olarak çıkmış olan, çıkmayı denemiş olan değerli arkadaşlarımı selamlıyorum, teşekkür ediyorum. Onların önümüzdeki dönemde de CHP anlayışı çerçevesinde, çalışmalarına devam etmelerini beklediğimi, onların katkılarının da CHP'de beklenmekte olduğunu ifade ediyorum. Bu arkadaşlarımız zaten CHP için çalışmış arkadaşlarımızdır. Biz o çalışmaları büyük memnuniyetle karşılamış, o çalışmalarına destek olmuş, olanak yaratmış, o çalışmalarında yüreklendirmiş bir anlayışın sahibiyiz. O arkadaşlarımız, CHP'de bugüne kadar bizim de anlayışımız ve katkımızla çalıştılar. Bundan sonra da onların CHP'de çalışmalarına hazırım. Çalışma illa genel başkan olarak götürülmek zorunda değil. İddiayı sergilersin, gelirsin, gelemezsin, gelemezsen de bir partilisin, üzerine düşen görevi yaparsın. Yaparak kendini kanıtlarsın, kabul ettirirsin, partiye de yararlı olursun.”

“YALDIZLI LAFLARDA, SİHİRLİ FORMÜLLERDE...”

CHP Genel Başkanı Baykal, çare ve çözümün olduğunu, ancak kimsenin, çareyi, çözümü yaldızlı laflarda, sihirli formüllerde aramaya çalışmaması gerektiğini bildirdi.

“Çare, çözüm; sağduyu, mantık, doğrunun gereğinin yerine getirilmesi” diyen Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Siyasette, siyasi kriz bakımından çare çok açık: Türkiye'nin inançlarına da laik, demokratik cumhuriyet anlayışına da sahip çıkması. Çare bu. Çare, samimiyet, aldatmacaya sürüklenmemek, içtenlikle hem herkesin inançlarına, dinine, ibadetine saygı göstermek, sahip çıkmak, onunla iftihar etmek, aynı zamanda anayasasının laik, cumhuriyet kimliğiyle de iftihar etmek, ona sahip çıkmak. Bu kadar basit. Türkiye buraya geldi, esrarengiz formüller aranacak, yok böyle bir şey.”

“TÜRKİYE'Yİ KURTARACAK OLAN EĞİTİM”

Ekonomik bakımından da mucizevi formüller aramaya gerek olmadığını vurgulayan Baykal, Türkiye'nin, kalkınmak, büyümek, yatırım yapmak zorunda olduğunu söyledi.

Baykal, Türkiye'nin açık vermeden, yatırım, üretim yapan, büyüyen ekonomi haline dönüşmesi, rant ekonomisi olmaktan çıkarılıp, büyüme ekonomisine sokulması gerektiğini belirtti.

Türkiye'nin siyasi ve ekonomik krizden kurtuluşunun anahtarının eğitim olduğunu vurgulayan Deniz Baykal, Türkiye'nin temel açmazının bu olduğunu öne sürdü.

Bu dönemde eğitimin, en ağır tahribatın yaşandığı alan olduğunu savunan Baykal, şöyle konuştu:

“Çağı, refahı, kendi içimizdeki barış ve kardeşliği eğitimle yakalayacağız. Birbirine mesafeli, karşı duygular içinde gençler, devletin eliyle, okullarında yetiştirildi. Devlet, iki farklı kültürü, kendi eliyle gençlerin kafasına on yıllar boyunca ekmiştir.

Türkiye'yi kurtaracak olan eğitimdir. Türkiye'nin bütün coğrafyalarında, aynı değerleri, temel ilkeleri, aynı anlayışı birlikte öğrenerek, birbirimizi sevmeyi öğrenerek, inanç, mezhep, ırk, etnik köken ayırımı yapmadan, bütün çocuklarımızı, cumhuriyet bilinci içinde, birbirini seven, dini, inancı, geleneği, tarihi, anayasa ve laik cumhuriyetiyle iftihar eden çocuklar olarak yetiştirmek zorundayız.

Bunu yapmadık, bu yapılamadı. Bu yapılamadığı için ayrışma, farklılaşma, giderek çatışma ortaya çıktı. Bunu değiştirirsek, bütün sorunların aşılmasının altyapını elde ederiz. Eğitimi siyasi kavganızın bir arenası haline getirirseniz, varolan kültür çatışmasını, resmi eğitim politikasıyla da ilerletmeye çalışırsanız, Türkiye'yi daha büyük sıkıntılara çekersiniz.”

CHP Lideri Baykal, iktidarın 6. yılında, ciddi iddia sahibi firmaların, devletin yapacağı ihalelere katılma imkanının kalmadığını gördüğünü, “Acaba bize verirler mi?” arayışı içine girme ihtiyacını hissetmez hale geldiğini savundu.

Orta vadede enflasyona ilişkin görünüm hala iyi

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, yaşanan krize rağmen, orta vadede enflasyona ilişkin görünümün hala iyi olduğunu, uyguladıkları sıkı para politikasının dezenflasyon sürecini orta vadede desteklemeye devam edeceğini söyledi.

Financial Times ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) işbirliğiyle düzenlenen “Türkiye Sermaye Piyasaları Forumu” açılışında konuşan Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, küresel krizin etkilerine değindi. Son 30-40 yıllık süreçte ABD’nin yavaşladığı bir dönemde Avrupa’nın bu durumdan etkilenmediği bir dönemin görülmediğini belirten Şimşek, bu dönemde bazı ayrışmaların olabileceğini, ama bu düşüncenin henüz olgunlaşmamış bir düşünce olduğunu kaydetti.

AVRUPA’DA NELER YAŞANACAĞI BİZİM İÇİN ÖNEMLİ”

ABD’nin ciddi bir düşüşe gittiği dönemde Avrupa’nın yolunda devam edeceğini öngörmenin yanlış olacağına dikkat çeken Şimşek, “Bu çerçevede bizim ABD’ye doğrudan hassasiyetimiz daha az. Çünkü bizim ABD’ye olan ihracatımız ihmal edilebilir bir düzeyde, ancak Avrupa’ya olan ticaretimiz oldukça önemli. Avrupa’da neler yaşanacağı bizim için çok daha kritik ve belirleyici. Ancak bunun ötesinde reel ekonomiyle ilgili olarak bağlara baktığımız zaman, burada önemli olan da şu, özellikle mali piyasalar açısından da bir bağ söz konusu. Küresel bankacılık sistemi de öyle gözüküyor ki, bir türbülans sürecinden geçiyor” dedi.

Kredi koşullarında yaşanan sıkışıklığa işaret eden Şimşek, bunun, Türkiye de dahil olmak üzere gelişmekte olan ülkeleri etkileyebileceğini söyledi. Şimşek, Türkiye’nin cari işlemler açığına bakıldığında 50 milyar dolar civarında rakamlardan söz edildiğini dile getirerek, 39 milyar dolarlık bir cari işlemler açığının söz konusu olduğunu belirtti.

Şimşek, petrol fiyatlarındaki 1 dolarlık artışın, Türkiye’nin dış dengelerinde yaklaşık 530 milyon dolarlık bir etki yarattığını vurgulayarak, ciddi bir etkilenme sürecinin söz konusu olduğunu kaydetti.

“YÜKSEK ENFLASYON BÜTÜN DÜNYADA ORTAYA ÇIKABİLİR”

“Mevcut koşullarda, finansman ihtiyaçlarını etkileyen bir döngü söz konusu olabilir. Bu yalnızca küresel piyasalarda yaşanan bir türbülans değil” diyen Şimşek, gıda fiyatlarının tavan yaptığını söyledi. Şimşek, “Maalesef, bu şu anlama geliyor: Yüksek enflasyon rakamları bütün dünyada ortaya çıkabilir. Türkiye’de benzer şekilde böyle bir durum ortaya çıkabilir. Elbette enerji fiyatları da aynı şekilde. Yani şu an da dünya aynı anda üç krizi birden yaşıyor. Bu daha önce yaşanmamış bir şey, alışılış bir şey değil” diye konuştu.

BÜYÜME YAVAŞLAYABİLİR

Şimşek, ABD’de şu an bir resesyonun olduğunu, bunun yanı sıra, tersi beklenirken çok şaşırtıcı bir şekilde emtia, gıda fiyatlarında artış görüldüğünü kaydetti. Gelişmekte olan ülkelerde, gıda fiyatlarının artıyor olmasının, büyük bir tehdidi de beraberinde getirdiğine işaret eden Şimşek, Türkiye’nin gelişmekte olan diğer ülkelere göre birçok açıdan şansı olduğunu ifade etti. Şimşek, Hindistan gibi diğer ülkelerde yoksulluk olduğunu belirterek, “Bu ülkelerde yoksulluğun dışında ekonomi ötesinde de bir sıkıntı söz konusu. Bu nedenle, IMF, Dünya Bankası son toplantılarında bu, önemli bir konuydu. Siyasi bir takım yansımalarının da olabileceği bir süreç ortaya çıkabilir” diye konuştu.

Şimşek, yaşanabilecek zorluklara dikkat çekerek, şöyle konuştu:

“Öncelikle, birinci zorluk, doğru makro ekonomik politikaların sürdürülmesi, çok önemli ve yeterli sermayenin çekilebilmesi, cari işlemler açığının finansmanı çok önemli. Bu, önümüzdeki ilk zorluk. Bunun dışında, ikincisi, bir enflasyon oranına baktığımızda iki katı üzerinde seyreden bir enflasyon oranımız var, 30 yılın en düşük seviyesi olmasına rağmen, yine de burada aslında bir başarı da var. Ancak hala eğer rakamlara bakacak olursanız, çok açık bir şekilde hedefin uzağında olduğumuz görüyoruz.”

“ORTA VADEDE ENFLASYONA İLİŞKİN GÖRÜNÜM HALA İYİ”

Şimşek, Mart sonu itibariyle enflasyonun yüzde 9.2 olduğunu, devam eden dış arz şoklarından dolayı, genel endeksin yüksek kalmaya devam ettiğini dile getirerek, bu şokların, orta vadede kendilerini tekrar edemeyeceğini görüşünü ifade etti. “Yani siz, bir şekilde petrol fiyatlarının daha da yukarı gittiğini göremezsiniz. Belli bir noktada, belli seviyelerde normalleşeceğini düşünüyoruz” diyen Bakan Şimşek, “Gıda fiyatları da aynı şekilde. Bizim çıkarımımız şu, orta vadede enflasyona ilişkin görünüm hala iyidir. Çünkü, para politikası şimdiye kadar çok sıkıydı, hala da sıkı. Biz çok temkinli bir para politikası uyguladık. Benim görüşüme göre, bu durum dezenflasyon sürecini orta vadede desteklemeye devam edecektir” diye konuştu.

Şimşek, enflasyonun, hedefin üzerinde gerçekleşmesine rağmen, yine de para politikasını da kontrol edebileceği bir noktadan uzakta bir unsur olduğunu kaydetti.

Bu çerçevede ikincil etkilere dikkat etmek ve kontrol altında tutmak gerektiğini bildiren Şimşek, şöyle konuştu:

“Son yıllarda yüzde 17’ler civarında bir oran olsaydı, o zaman örneğin, hedefin, yüzde 25 üzerinde olsaydı, o zaman enflasyonla ilgili olarak, elbette çok daha büyük bir farklılık olacaktı. Çünkü, baktığımızda, genel enflasyondaki yüzde 60’ın üzerindeki oran, enerji ve gıda fiyatlarından geliyor ve bu durumda hem küresel trendi yansıtıyor, hem de Türkiye’nin yaşadığı bir takım gelişmeleri, tarımla ilgili olarak, üretimin daralmasından kaynaklanıyor. Enflasyon, kısa vadeli bir zorluk olmasına rağmen, orta vadede ben inanıyorum ki, Türkiye’nin gerekli iradesi, isteği ve kurumsal çerçevesi vardır. Doğru politikaları uygulama konusunda, enflasyonu tek basamaklara düşürmek konusunda. Bu konuda başarılı olduğumuzu düşünüyorum ve bunun işe yarayacağını göreceğimiz umuyorum.”

 

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  DÖVİZ KURLARI

 

 

  MÜZİK ÇALAR
  HAVA DURUMU
  İL İL TÜRKİYE TANITIMI
Bugün 31 ziyaretçi (46 klik) kişi burdaydı!
website counter Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol