More Cool Stuff At POQbum.com


BURCU MANDIRACI  
 
  4 Mayıs Ekonomi Haberleri 15.03.2025 18:17 (UTC)
   
 

ŞAHENK:Kriz beklemiyoruz

ANTALYA - Bilkent ve Sabancı Üniversiteleri tarafından düzenlenen “MBA Forum 2008” toplantısına katılmak üzere Antalya’ya gelen Doğuş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk, ülke ekonomisiyle ilgili bilgiler verdi. Şahenk, “Bizim bir kriz beklentimiz yok. Türkiye’nin son 6-7 yılındaki başarılara imza atan değişimlerin ve ekonomik yönetimin devam ettiği sürece, Türkiye’nin bu yolda devam edeceğini düşünüyoruz” dedi.

 

Türkiye’nin potansiyelinin çok yüksek olduğunu, çok daha iyi şeyler yapmak için sabırsızlandığını, dünyanın değiştiğini ve değişmeye devam ettiğini belirten Şahenk, şunları kaydetti: “Dünyada bizim bölgemiz bilhassa çok daha önem kazanıyor. Türkiye’nin potansiyelinin iyi değerlendirileceğine inanıyorum. Grup olarak Türkiye’nin de dışında bölgesel bir büyümeye geçtik. Bankacılık, otomotiv faaliyetleri, hem de inşaatta önemli faaliyetlerimiz var. Türk kurumları, yurtdışında büyük markalardan farksız. Bizim insan kaynağımız onlar kadar iyi. Hatta bazı konularda biz daha iyiyiz. Türk kurumlarının marka yönetimi ve marka yaratma becerisi çok iyi ve bu çok müthiş. Yurtdışına gittiğimizde çeşitli sektörlerinde kurumların levhalarını ilanlarını, onların yaptığı işleri görmek göğsümüzü kabartıyor. Atacağımız her adımın Türkiye’ye faydası olacak. Türkiye daha iyi olduğu sürece bizler de daha iyi olacağız.”

FİNANSAL PİYASALAR DÜZELİYOR

Türkiye’nin dünyayla iç içe yaşayan bir ekonomisi olduğunu, dünyadaki değişimlerin, bu konudaki gerçeklerin Türkiye üzerinde de baskı oluşturduğunu vurgulayan Şahenk, şöyle konuştu: “Sadece gıda ve enerji fiyatlarından dolayı Türk ekonomisinin enflasyonu etkilenmiyor. Bütün ekonomiler etkileniyor. Dolayısıyla dünyadaki daralma, dünyayla beraber yaşadığımız için otomatikman Türkiye’ye de sıçrar. Dünyada herkes bu problemi aşmak için ele ele vermiş. Bunlar aşılmaya başladı zaten. Para otoriteleri gerekli değişimleri yapmaya başladı. Finansal piyasalar düzelmeye başladı. Zannediyorum ekonomiye olan etkisi çok derinleşmeden çözülecek diye bakıyorum. Biz son 7 senede yaptıklarımızı yapmaya devam ederek yine büyüme anlamında yatırımcıların iştahını kabardığı en öndeki piyasalardan biri olacağız diye bakıyorum. Türkiye’ye daha pozitif bakıyorum.”

TÜRK İNSANININ KAPASİTESİNE İNANIYORUM

Doğu Avrupa, Türk Cumhuriyetleri, Körfez ülkeleri ve Afrika gibi yerlerde iş yapacak kurumların, Türkiye’ye daha fazla yatırım yapmayı düşündüğünü ifade eden Şahenk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Doğuş grubu olarak iki markada büyük yatırım yapıyoruz. Bunlar otomotivle ilgili. Bunlardan biri çekici, diğeri de kamyonların üzerindeki damperler. Ortaklarımızdan Türkiye’ye yönelik hiçbir soru işareti yok. Türkiye’de kaliteli üretim yapılarak dünyaya buradan satılmasına dair büyük beklentileri var. Türkiye bir yere gelmiş, bizim de oturup bunlara bakmamız lazım. Ben memleketime inanıyorum. Dünyayı gezdikçe, oralarda iş yaptıkça, Türk insanının da kapasitesine de inanıyorum.”

DÜNYA DEVLERİ UZUN VADELİ BAKIYOR

Ekonomi yönetiminin aynı heves ve karalılıkla işlerini devam ettirdiğini ifade eden Şahenk, reformların kesintiye uğradığı şeklindeki görüşleri paylaşmadığını kaydetti.

Yatırımcının soru işaretini sevmediğini, bilinmeyen ortamdan hoşlanmadığını anlatan Şahenk, “Yatırımcı soru işaretini sevmez. Bilinmeyen ortamdan hoşlanmaz. Türkiye’ye yatırım yapan kurumlar dünya devleri, uzun vadeli bakıyorlar. Türkiye’ye bir günlük bakmıyorlar. Portföy yatırımcısıyla uzun vadeli yatırım yapanlar arasında fark vardır. Bu anlamda Türkiye ile ilgili bir kuşku yok” dedi.

DOĞUŞ YATIRIMLARI

Doğuş Grubu’nun İsviçre’nin Lozan kenti ile Mısır’ın başkenti Kahire’de Wolkswagen grubu ile yeni yatırımlar içinde olduğunu ifade eden Şahenk, sözlerini şöyle sürdürdü: “İsviçre’nin Lozan kentinde, Volkswagen grubundan büyük bir bayilik aldık. İleride Volkswagen grubu ile çok daha değişik şeklide çalışmalarımız devam edecek. Volkswagen grubunun en büyük ithalatçılarından biri durumundayız. Kaliteli iş yaptığımızı gördükleri ve güven oluştuğu için hem Kahire’de, hem de Lozan’da iki bayiliği bize verdiler. Bunlardan biri Volkswagen ticari araç, diğeri de Porshe içindir. Türkiye’de 270 Porshe sattık.”

 

 

 

Deppler: IMF’ye ihtiyacınız yok

İSTANBUL - Uluslararası Para Fonu (IMF) ile nasıl devam edileceği konusunda karar aşamasında olan Türkiye’ye Fon’dan ‘bize ihtiyacınız yok’ mesajı geldi.

CNBC-e’nin sorularını yanıtlayan IMF Avrupa Bölgesi Direktörü Michael Deppler, IMF ile ilişkiler konusunda hükümetin karar vereceği hatırlatarak, “Türkiye kendi çıpalarını geliştirmeyi başardı. 5-6 yıl öncesine göre durum güçlü görünüyor. Bir IMF programına gereklilik olduğunu düşünmüyorum. Yetkililer bir Fon programı isterse bunu memnuniyetle yaparız” dedi.

Deppler, ABD’nin ciddi bir yavaşlamadan geçtiğini, bunun ikinci çeyrekten itibaren Avrupa’yı da etkileyebileceğini belirtti. Deppler, Avrupa’daki yüzde 1’lik yavaşlamanın Türkiye’ye de aynı oranda yansıyacağına dikkat çekerek, “Bu durumda Türkiye’de büyümenin yüzde 4 civarına gerileyeceğini öngörüyoruz” dedi.

IMF’yle yola nasıl devam etmeli?

Türkiye’nin bu etkiyi azaltması için mali politikaların sürdürülmesi gerektiğini belirten Deppler, yatırımcılarda daha fazla güven oluşturacak adımlar atılması gerektiğini kaydetti.

Geçen hafta Meclis’te kabul edilen Sosyal Güvenlik Yasası’nın Türkiye için çok büyük bir reform olduğunu söyleyen Deppler, yapılması gereken reformlarla ilgili şunları söyledi: “Vergi konusunda bir reform yapılmalı, enerjiyle ilgili yapılacak şeyler var. İşgücü piyasası çok önemli. Türkiye’nin işgücü piyasası hiç esnek değil, bunun adapte edilmesi gerekir. Kayıtdışı büyüklüğünün azaltılması için bu reform şart.”

Enflasyonun artık küresel bir olgu olduğuna dikkat çeken Deppler, merkez bankaları için sorun olan küresel şokların geçeceğini ifade etti.

 

 

Sendikalardan kıdem resti

ANKARA - Sosyal güvenlikten sonra sendikalar, toplu iş sözleşmesi, grev ve lokavt yasaları da değişiyor. Avrupa Birliği ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarına göre yenilenen iki yasayla örgütlenme koşulları yumuşatılıyor, grev ve lokavtın da kapsamı genişliyor.

Sendikalar Yasa Tasarısı ile işçi sendikalarına üyelik ve istifada noter şartı kaldırılıyor. Üyelik yaş sınırı 15’e indiriliyor. İşsiz kalanların sendika üyeliğinin de bir yıl devamı öngörülüyor. Sendika kurulabilecek işkolu sayısı ise 28’den 18’e düşürülüyor. Sendikalar en az 7 kişinin biraraya gelmesiyle oluşturulabilecek.

Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasa Tasarısı ise bankacılık, petrokimya, şehiriçi ulaşım hizmetlerindeki grev ve lokavt yasağını kaldırıyor. Okullar, çocuk bakımevleri ve huzurevleri de grev ve lokavt yapılamayacak yerler kapsamından çıkarılıyor. İtfaiye, noter ve cenaze defin hizmetleriyle su, elektrik, doğalgaz üretim ve dağıtımında grev ve lokavt yasağı ise sürüyor.

Hükümet ve işçi-işveren konfederasyonları, hafta sonunda Bursa’da biraraya gelerek tasarıları görüşecek. Kıdem tazminatı düzenlemesini istihdam paketinden çıkaran hükümet, Sendikalar Yasası’na eklemek istiyor. Ancak DİSK başta olmak üzere işçi konfederasyonları, kıdem tazminatı gündeme gelirse toplantıları terk etmeye kararlı.

Türkiye’yi geçen yıl izlemeye alan ILO ise, çalışma hayatı uygulamalarının denetimi için 29 Nisan’dan itibaren Ankara’da olacak. örgüt temsilcileri, konfederasyonlar ve hükümetle görüşecek.

 

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  DÖVİZ KURLARI

 

 

  MÜZİK ÇALAR
  HAVA DURUMU
  İL İL TÜRKİYE TANITIMI
Bugün 301 ziyaretçi (533 klik) kişi burdaydı!
website counter Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol